Hugo Ödülü Almış Fantastik Romanlar World Science Fiction (Dünya Bilimkurgu Topluğu) tarafından dağıtılıyor Hugo Ödülleri. Bilim kurgu ve fantezi kategorisindeki en iyi sanat eserlerine veriliyor. Alkışı sonuna kadar hak eden Hugo Ödülü almış yazarlara burdan saygılarımızı gönderiyoruz. Bilim kurgu edebiyatının Oscar’ı diyebileceğimiz bu ödüllere sahip romanlardan oluşan, ufak bir liste yaptık. Hem yazımızı hem de sonrasında kısa kısa anlatmaya çalıştığımız kitapları okuyacak herkese şimdiden iyi eğlenceler… Öte yandan hayaller ile gerçeklerin kucaklaştığı dünyalara, büyüleyici bir yolculuğa hazır olun! Mülksüzler – Ursula Le Guin Bilim kurgu dünyasında ağır politik konuların işlenmesine pek rastlamayız. Hatta yenilikçi siyasi soru işaretlerinin ortaya atılmasına, belli başlı kült eserler haricinde pek görmeyiz de. Bu nedenle popüler bilim kurgu, daha çok doğaüstü yaratıklar, paranormal aktiviteler, uzaylılar ile ilgili olur. Öte yandan istisnalar elbette ve iyi ki varlar! İşte Mülksüzler romanı da tüm bu algıları yok eden bir eser. Aynı zamanda edebiyat dünyasında yarattığı bu çarpıcı dalgalanmanın bir sonucu olarak, hem Nebula hem de Hugo ödülü almayı başarmış. Bu nedenle “bilim kurgu”, “politik bilim kurgu” gibi başlıklar akla geldiğinde, Mülksüzler hâlâ en popüler kitaplardan birisi. Romanda anarşistlerin ve kapitalistlerin yaşadığı iki ütopik toplum anlatılıyor. Toplumlar arası etkileşimin kilit isminin yaşadıkları, hikayenin sürükleyiciliğine büyük bir katkıda bulunuyor. Bu kitap, her yönüyle Hugo ödülünü (ve fazlasını) kesinlikle hak ediyor. Bir okuyucu olarak, mutlaka kütüphanenize katmanızı öneririz. İşte Tanrılar – Isaac Asimov Evrende, dünyadan başka yerlerde yaşayan uzaylılar ile ilgili bir sürü bilim kurgu romanı okumuş olabilirsiniz. Ancak; bu kitabın farkı, bir çerçevede tasarlanan gezegenlerin ötesinde, kendilerine has kuralları olan yaşam formlarından bahsetmesi. 3 hikâyenin sarmal şekilde ilerlediği romanda, hikâyeler arası her geçişte heyecan kat sayısı da artıyor. Dünyalılar, uzaylılar ve Ay sakinlerinin birbirleri arasındaki görünmez bağın sonuçlarını “İşte Tanrılar” kitabının her sayfasını daha büyük bir merakla çevirerek fark edeceksiniz. Çok katmanlı hikayesi ve sürükleyici kurgusu ile, aldığı Hugo ödülünü kesinlikle sonuna kadar hak eden bir başka klasik! Dönüş – Robert Charles Wilson Dönüş Üçlemesinin başlangıç kitabı olan Dönüş’te, Ay ve Güneş’in kaybolmasıyla başlayan kaosun neticelerini okuyoruz. Bilim kurgu dünyası ile insani bir dramın konu edildiği kitap, bir yandan fantastik romanlar bir yandan psikoloji ile de sıkı bağlar içeriyor. Bu nedenle grift yapı, gerçekçi bir kurgu, fantastik öğeleri birbirine bağlayan, ilgi çekici bir kitap olmasını sağlıyor. Evrendeki diğer güçlerin etkisiyle siyasi otoritenin çatırdadığı, cinayetlerin arttığı ve toplumsal isyanların çoğaldığı kaotik bir ortam… Dahası bu ortamda acaba huzura eren bir çıkış yolu bulunabilecek mi? Yoksa karanlıkta acılı ve uzun bir yok oluş sarmalına düşmek, kaçınılmaz mı? Robert Charles Wilson’ın cevabı Dönüş’ün içinde saklı. Hugo’nun en yakıştığı kitaplardan biri. İnsansılar – Robert J. Sawyer İnsansılar, Melezler ve İnsanlar olarak Türkçeye çevrilmiş üçlemenin ilk üyesidir. Bu kitapta, iki farklı insan türünden bahsediliyor. Farklı paralel evrenlerde yaşayan iki türün yollarının kesişiyor ve hikâye oldukça dallanıp budaklanarak okuyucuyu çok farklı yerlere götürüyor. Antropoloji ve evrime merakı olanlar için harika bir eserdir. Eserin Hugo Ödülü almasında, sağlam hikâyesinin yanında iyi kurgulanmış karakterlerin de etkisi var. Kitabı okurken engin bilgilerle harmanlanacaksınız. Hem entelektüel anlamda doyduğunuzu, hem de duygusal olarak beslendiğinizi hissedeceksiniz. Karanlığın Sol Eli – Ursula Le Guin Hepimiz cinsel kimlik ve topluma yansıması olan toplumsal kimlikle ilgili bitmek bilmeyen bir tartışmanın içindeyiz. Ataerkillik, feminizm, maskülenlik, toplumsal cinsiyet eşitliği vb. konular üzerine, sabahlara kadar süren tartışmalarından en azından birine mutlaka katılmışızdır. Peki hayatımızın bu kadar merkezinde olan bir konuya çok farklı bir açıdan bakmaya ne dersiniz? Karanlığın Sol Eli’nde bahsedilen dünyada, tüm karakterler çift cinsiyetli; yani “hermafrodit” olarak tabir edilen durumdalar. Cinsel kimliğin sosyal düzlemde belirleyici bir etkisi olmadığında ortaya çıkabilecek kuralları, iş hayatını ve duygusal ilişkileri hayal edebiliyor musunuz? İstediğiniz zaman anne, istediğiniz zaman ise baba olabilmek sizce nasıl olurdu? Bu ve daha şu an muhtemelen aklınıza bile gelmeyen birçok soruyla karşılaşmanın heyecanını yaşamak istiyorsanız, bu kitabı seveceğinize kesinlikle eminiz. Hugo ödülü ile buluşmuş en ufuk açıcı ve düşündürücü kitaplardan biri. Mutlaka okumanızı öneririz. Daha fazla kitap içeriği arıyorsanız, sizi hemen şöyle alalım. İyi okumalar!
