Monolith No One Lives Forever üzerinde çalışmaya, bir önceki hiti Shogo: Mobile Armor Division’ı yayınladıktan sonra başlamıştı. Shogo: Mobile Armor Division da öyle bir oyun ki; ayrıca değerlendirilmeyi hak eden, olması gerektiği şekilde hatırlanmayan, hatalarına rağmen muazzam, dönemine göre mükemmel bir oyun! Sonradan öğrendik ki Shogo satış grafiği ve oyun dergilerinden aldığı puanlar oldukça başarılıymış. Tüm bunlara rağmen yaratıcı ekibin beklentilerinin gerisinde kalan bir projeymiş. Monolith’in yaratıcı beyni Hubbard’ın söylediğine göre Shogo’da yapmak isteyip de yapamadıkları ve zaten hiç yapmamış olmaları gereken şeyler No One Lives Forever’ı tasarlarken kendilerine büyük bir yol gösterici olmuş. No One Lives Forever döneminde üzerlerinde olan baskı çok yoğunmuş. Bu sebeple 1998’deki Blood II: The Choosen’dan sonra çıkaracakları en büyük oyun olan NOLF’ün geleceklerini belirleyecek şey olduğunu söyleyebiliriz.

Dağıtımcı Krizi

Bu arada No One Lives Forever için bir dağıtımcı bulmak da hiç kolay olmamış. Aylarca süren geliştirme sürecinde 4 tane dağıtımcı ile prensipte anlaşmışlar fakat hiçbiri ile kontrat imzalayamamışlar. Bu nedenle No One Lives Forever’ın konsepti de pazarlama departmanının istekleri ve prodüktörlerin öngörüleri neticesinde mutasyona uğramış. En başta görev tabanlı, anime hissiyatlı, askeri bir aksiyon oyunu yapmayı düşünürlerken akıllarında NOLF’ün, Shogo’nun ruhsal “sequel’i” olması varmış. Bunun dışında Our Man Flint gibi sayısız TV show / film üzerinden giderek, 60’ların “casusluk” temasını da “parodileştirip” oyunun özüne eklemeyi unutmamışlar.

Oyunun son hali, son dağıtımcıları olan FOX Interactive’le yapılan toplantılar sonunda oluşmuş. İşin başında niyetlendikleri “paramilitary action thriller” konseptini de 2005’te çıkardıkları bir başka efsane oyun F.E.A.R’da kullandılar. Monolith’in prodüktörlerinden Samantha Ryan’a göre; eğer NOLF için FOX ile anlaşma sağlanmasaymış 2 hafta sonra Monolith kapanabilirmiş. CEO ve Co-Founder Jace Hall’a göre de Fox Interactive resmen Monolith’i kurtarmış.

Kaynak: No One Lives Forever, Fox Interactive

Geliştirme sürecinin ilk aşamalarında ana karakter Adam Church adındaki bir erkekti. Basının oyunu sıklıkla James Bond teması ile karşılaştırması üzerine, yaratıcılık ve “fikir hakları” endişeleri başladı. Böylece de çok sevdiğimiz Cate Archer, Monolith bünyesinde doğmuş oldu.

Oyun ilk olarak 1999’daki E3’te karşımıza çıktı. Bu haliyle daha önce de açıklandığı gibi 1960’ların casusluk filmleri temasına sahip bir Shooter’dı. Oyunun orijinal versiyonundaki karakter erkek olarak tasarlanmıştı. Plot ve setting’de kıyafetler, silahlar, diyaloglar olmak üzere tamamen buna göre düşünülmüştü. Karakterin adı Adam Church’tü; MI0 için çalışan, “Majestelerine (İngiltere Kraliçesi) hizmet eden gizli servisin gözü pek kahramanı!”

Konu da daha sonra ikinci oyunda gördüğümüz senaryoya benzer bir şekilde ilerliyordu; Sovyetlerin süper-gizli silah programı için çalışan Doğu Almanyalı bir bio-fizikçinin H.A.R.M tarafından kaçırılması… Bunun üzerine Adam’ın olaylara oyunun mizah tonu dahilinde müdahil olması ve bizim oyuncu olarak bu “müdahaleyi” yönetmemiz!

Cate Archer’in doğuşu

1999’un yazına gelindiğinde Monolith oyundaki ana elementleri değiştirmeye karar verdi. Çünkü oyun dergileri ve basın, seriyi sıklıkla James Bond oyunları ile karşılaştırıyordu. Hubbard’a göre niyetleri sadece 60’ların casusluk temasına uygun bir oyun yapmaktı; James Bond stili bir oyun yapmak değil. Bu nedenle, Bond imalarından kurtulmak ve yaratıcılıklarını vurgulamak için ana karakteri ve arkasıındaki hikâyeyi değiştirdiler. Böylece de Unity adlı hayal ürünü bir organizasyon için çalışan kadın kahramanımız Cate Archer yaratıldı. Ana karakterin kadın olması seriyi yalnızca Bond Franchise’ından sıyırmakla kalmadı; aynı zamanda daha ilginç ve dramatik bir hikâye ve görsel açıdan daha zengin bir dünya yaratma imkânı da doğurdu.

Eğer Cate Archer olmasaydı, Adam Church’ü aynı dönemin diğer ünlü kahramanlarından ayırmak inanılmaz zor olacaktı; olağanüstü yakışıklı, zeki, bilgili, becerikli bir ajan… Bu özellikleri bir kadına uyguladıklarında, dönemin sosyal ikliminden ötürü farklı bir kırılıma da kavuştular; Ne kadar üstün ve becerikli olursa olsun, cinsiyeti yüzünden kendisini ispatlamak zorunda olan bir kadın! Ve işler yolunda gitmediğinde, normalden fazla azar işitmek zorunda kalan bir sosyal önyargı kurbanı! Bu tema oldukça beğenilmiş. Bu yüzden ikinci oyunda da, ufak tefek diyaloglarda “kadınların neden suç işlemediğini” tartışan teröristlere şahit olduk. Kendi aralarında kriminal kariyer yapmaktan imtina eden kadınları sorguluyor, bunun nedenini bulmaya çalışıyorlardı.

Cate Archer’in rol modeli

No One Lives Forever’ın kahramanı Cate Archer’ın görsel olarak modellenmesinde Mitzi Martin temel alınmış. 1967 doğumlu California’lı model The Island, Simone gibi filmlerde küçük rollerde de yer aldı.

Cate Archer’ın yaratılması göründüğü kadar kolay olmadı. Sayısız konsept, skeç, kostüm tasarımı, saç stili, isim hatta uyruk arayışı sonunda Cate Archer doğdu. Hubbard’a göre hem dönemin ruhunu yansıtmak hem de “3d olarak çalışan” bir model bulmak kolay iş değildi. Sonunda oldukça başarılı bir model olan Mitzi Martin’i temel alarak Cate Archer’ı tasarladılar. Bu durum biraz da Fox Interactive’in pazarlama stratejisinin sonunda gerçekleşti; çünkü Fox’un feature film için kullandığı uluslararası “casting” departmanından yararlanmışlardı. Cate’in seslendirmesini Amerikan seslendirme sanatçısı Kit Harris yaptı. Aynı zamanda oyundaki Inge Wagner’ı da seslendirdi. İlk başlarda güçlü bir İskoç aksanı kullanıyorlardı. Fakat oyunun İskoç prodüktörlerinden biri bu aksanın fazla “alt sınıf” vurgusu taşıdığını söylemiş. Bu yüzden “İngiliz” vurgusuyla yeniden seslendirme yaptılar.

İlk oyun oldukça başarılı olmasına rağmen, ikinci oyunda Cate Archer’ın sesi ve yüzünde değişikler yaptılar. İkinci oyunda Cate daha genç ve daha az femme fatal görünüyordu. Üstelik değişiklikler bununla sınırlı kalmadı. Bond serisindeki Nobody Lives Forever romanı ile çakışmaması için No One Lives Forever önüne Agent Archer’ı refere eden The Operative takısını getirdiler. Ama buna rağmen herkes oyunu No One Lives Forever olarak tanıdı.

Bugünlerde yeniden yapılma ihtimali tekrar gündeme gelen No One Lives Forever’ı hiç unutmadık. Yeni bir remake’le görüşene kadar unutmayın; kimse sonsuza dek yaşamaz!

Yazının son kısmını okudunuz. İlk kısmı için tıklayınız